Dili: Fransızca
Kitabın ilk 3-4 sayfasında resmen ağladım. Sonra alıştım. O kadar edebi bir dil kullanmış ki yazar, fransızcası ağırdı yani. Uzun zamandır fransızca okumamamın da etkisi herhalde. Neyse sonraları alıştım okudum güzelce. Yazarın otobiyografisi gibi bu "Hırsızın Günlüğü" kitabı. İlgilenene Türkçesi Ayrıntı yayınlarından çıkmış. Peki nerden okudum bu kitabı? Sevgili Patti Smithçiğimin kitabında inanılmaz bir Genet hayranlığı var. Hatta Paris'e gittiğinde müzesini de ziyaret ediyor. Neyse gelelim Genet'ye kimdir nedir.. Efendim kitap 1930lardan 2. Dünya Savaşı'na kadar olan dönemi içeriyor. Bir bakıma inanılmaz bir gezgin Genet, Avrupa'nın bir sürü yerinde yaşıyor. Ama nasıl yaşıyor? Kendisi bir homoseksüel, hırsız, fahişe, bir hain ve bir yazar. Avrupa'yı hapishane hapishane geziyorum diyor kendisi de. Aşık olduğu ve beraber olduğu veya olamadığı erkekleri öyle bir tarif etmiş ki, böyle bir şehveti ben ne bir kadının erkek için yazdığını ne de bir erkeğin kadın için yazdığını gördüm. Anlatılan sabit bir olay yok. Bir ileriden bir geriden sahneler var. Hayatında önemli erkeklerden bahsetmiş, Java, Stilitano, Armand, Lucien, Salvador vs.
Kitabı bitirdikten sonra benim aklıma gelen önemli birşey şu oldu. Gezgin insanlar, bütün hayatları boyunca ordan oraya gidenler, acaba bir noktada hırsızlığa başvurmak durumunda kalır mı? Hani bileyim de ona göre çıkacağım yola..
...L'expérience est douloureuse et je ne l'ai pas encore achevée.. sayfa243
...La trahison, le vol et l'homosexualité sont les sujets essentiels de ce livre. Un rapport existe entre eux, sinon apparent toujours, du moins me semble-t-il reconnaître une sorte d'échange vasculaire entre mon goût pour la trahison, le vol et mes amours... sayfa193
...Les Allemands seuls, à l'époque de Hitler réussirent à être à la fois la Police et la Crime. Cette magistrale synthèse des contraires d'un magnétisme qui nous affolera longtemps... sayfa214
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder